Kuzey Kutbu - North Pole, buz tabakasının erimesi - ice sheet melting, sıkışmış - trapped, sera etkisi - greenhouse effect, küresel ısınma - global warming, boşalmak - to be drained, su basması - flooding, sızıntı - leak, tetiklemek - to trigger, kuraklık - draught, birikmek - to accumulate, kirletmek - pollute, hava kirliliği - air pollution, çevre kirliliği - environmental pollution, iklim değişikliği - climate change, toprak kirliliği - soil pollution , buzul örtüsü - ice covers, erime - melting, açığa çıkmak - to come out, ölçüm - measurement, kıta - continent, olası etkiler - possible effects, -A uyum sağlamak - to adjust to- to harmonize w/, canlı türü - species, iklim değişikliği - climate change, buzul - iceberg, güneş ışınları - sun rays, yosun - seaweed, ani - sudden, erken uyarı sistemi - early warning system, -İ gözlemlemek - to observe sth, tahminler  - estimates, sürdürülebilir - sustainable, maliyet hesabı - cost calculation, ihtimal dışı - improbable, hat - line, doğal gaz - natural gas, petrol - oil, GES - Güneş Enerji Santrali, yenilenebilir enerji - renewable energy, arazi - land, plot, fosil yakıtlar - fossil fuels, düzenlemeler - regulations, donmuş toprak - permafrost, frozen ground, -İ parçalamak - to break sth down, ısı tutma - heat retention, varsayım - hypothesis, assumption, tehlikeli düzeyler - dangerous levels, atık - waste, çözülmek - to decompose (Intr.), etmen - factor, gönüllü - volunteer, kömür - coal, …-A bağımlılıktan kurtulmak - to get rid of dependency on …, alçakgönüllülükle - modestly, yenilenebilir - renewable, sera gazı salınımı - greenhouse gas emission,

Çevre Kelimeleri

etter
Innebygd

Ledertavle

Flash-kort er en åpen mal. Det genererer ikke poengsummer for en ledertavle.

Visuell stil

Alternativer

Bytt mal

Gjenopprett automatisk lagring: ?